Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Dante, Zambaklar
_Ölmedim ama diri de değilim. _Bu rezil durumdakiler yani Araf'ta bulunanlar. Yaşarken kötülük yapmadıkları için Cehennem’e atılmazlar ama iyilik de yapmadıkları için Cennet'e de alınmazlar. _Cehennem ümidin olmadığı yerdir. Hiçbir ümidin kalmaması, hayatta cehennemi yaşamaya denktir. Cehennemde belki acı çekilir ama ölünmez. _Tanrıyı
Yaklaşık yirmi yıldır kullanılmakta olan Öz Bilim müfredatı duygusal zekânın öğretilmesi için bir model oluşturuyor. Nueva'nın yöneticisi Karen Stone McCown'un bana söylediğine göre dersler bazen şaşırtacak kadar ileri düzeyde olabiliyor. "Öfke konusunda ders verirken, bunun neredeyse her zaman ikincil bir tepki olduğunu anlamaları ve altında yatan hisleri aramaları için -İncindin mi? Kıskandın mı?- gibi sorularla yardımcı oluyoruz. Çocuklarımız bir duyguya verecekleri tepkiyi birçok seçenek arasın dan ayırt edebileceklerini ve ne kadar tepki seçeneğine sahiplerse, hayatlarının o kadar zengin olacağını öğreniyorlar."
Sayfa 334
Reklam
Öz Bilim Müfredatını geliştiren Nueva'nın yöneticisi Karen Stone McCown'un belirttiği gibi, "Öğrenme çocukların duygularından bağımsız olarak gerçekleşmez. Duygusal okuryazarlık, öğrenme için en az matematik ve okuma eğitimi kadar önemlidir."¹
Sayfa 327 - ¹Karen Stone McCown ile yaptığım görüşme, The New York Times (7 Kasım 1993).
Yale'li psikiyatr Charney, PTSD Ulusal Merkezi'nin klinik nöroloji yöneticisi olarak; "ister silahlı bir çatışmanın, işkencenin ya da çocuklukta tekrar tekrar maruz kalınmış kötü muamelelerin sürekli terörü olsun; ister bir deprem veya bir araba kazasında ölümden dönmek gibi bir kerelik bir deneyim olsun, hiç fark etmez," diyor. "Kontrol edilemeyen her türlü stres aynı biyolojik etkiyi yapabilir." Burada anahtar sözcük, 'kontrol edilemeyen'dir. Eğer insanlar bir felaket karşısında bir şeyler yapabileceklerini, ne kadar küçük çapta olursa olsun bir miktar denetim gücüne sahip olduklarını hissediyorlarsa, kendini tamamıyla çaresiz hissedenlere kıyasla duygusal olarak çok daha iyi durumdadırlar. Belirli bir olayı kişisel açıdan başa çıkılamaz hale getiren, çaresizlik öğesidir. Merkezin Klinik Psikofarmakoloji Laboratuarı'nın yöneticisi Dr. John Krystal bana söyle söylemişti; "Diyelim ki bıçaklı bir saldırı karşısında birisi kendini nasıl koruyacağını biliyor ve buna göre harekete geçiyor, bir diğeriyse aynı durumda 'Ben öldüm,' diye düşünüyor. Sonrasında PTSD oluşumuna maruz kalma olasılığı bulunan kişi, kendini çaresiz hissedendir. Beyinde değişimin başladığı an, hayatınızın tehlikede olduğunu ve bundan kaçabilmek için yapabileceğiniz hiçbir şeyin olmadığı hissinin oluştuğu andır."
Sayfa 268Kitabı okudu
Kullanılan bolgeye göre yöneticiler
Sol beyni ile düşünenler, riske girmekten pek hoşlanmadıkları için yetki kullanmaktan hazzetmezler. Sağ beyni baskın çalışan yöneticiler ise radikal çözümleri sevdikleri için inisiyatif sahibidirler. Ama ön beyin yöneticisi insanlara yetki verir. Kendi organize eder.
Yale’li psikiyatr Charney, PTSD Ulusal Merkezi’nin klinik nöroloji yöneticisi olarak; “ister silahlı bir çatışmanın, işkencenin ya da çocuklukta tekrar tekrar maruz kalınmış kötü muamelelerin sürekli terörü olsun; ister bir deprem veya bir araba kazasında ölümden dönmek gibi bir kerelik bir deneyim olsun, hiç fark etmez,” diyor. “Kontrol edilemeyen her türlü stres aynı biyolojik etkiyi yapabilir.”
Sayfa 324Kitabı okudu
Reklam
Dr. Dennis Charney’in bana söylediğine göre; “yıkıcı bir travmanın kurbanları hiçbir zaman biyolojik bakımdan eskisi gibi olamazlar.”Yale’li psikiyatr Charney, PTSD Ulusal Merkezi’nin klinik nöroloji yöneticisi olarak; “ister silahlı bir çatışmanın, işkencenin ya da çocuklukta tekrar tekrar maruz kalınmış kötü muamelelerin sürekli terörü olsun; ister bir deprem veya bir araba kazasında ölümden dönmek gibi bir kerelik bir deneyim olsun, hiç fark etmez,” diyor. “Kontrol edilemeyen her türlü stres aynı biyolojik etkiyi yapabilir.” Burada anahtar sözcük, ‘kontrol edilemeyen’dir.
Sayfa 491
KARİYERİNİZİ YÖNETMEK
Kendimizi kanıtlama ve dünyada bir iz bırakma güdüsünün en şiddetli olduğu dönem, yirmiyle kırk beş yaş arasıdır. Ama çoğu kez kırklı yaşların ortalarında ya da ellili yaşların başlarında yaşamın sınırlı olduğu ciddi olarak fark edildiği için, insanlar genellikle hedeflerini yeniden değerlendirir. Ölümlülüğün kabulüyle birlikte, neyin gerçekten önemli olduğu tekrar düşünülür. Daha tatmın edici geçim yolları bulmaya çalışan -ya da işlerini kaybettikleri için, başka çareleri olmayan- meslek sahiplerine danışmanlık yapan Stephen Rosen, “Ömürlerinin ortasına geldiklerinde, keşke bir sosyal hizmet işi yapıyor ya da restoran işletiyor olsaydım,” diyenler arasında, milyon dolarlık ücretler alan pek çok şirket yöneticisi ve avukat vardır,” diyor.
Sayfa 77 - Varlık YayınlarıKitabı okudu
Nueva’nın yöneticisi Karen Stone McCown’un belirttiği gibi, ***“Öğrenme çocukların duygularından bağımsız olarak gerçekleşmez. Duygusal okuryazarlık, öğrenme için en az matematik ve okuma eğitimi kadar önemlidir.”**"
15 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.